En Güzel Nazım Hikmet Sözleri
Türk edebiyatının en önemli şairlerinden olan Nazım Hikmet Ran, bizlere muhteşem bir miras bıraktı. Özellikle serbest nazımı edebiyatımıza kazandıran Nazım Hikmet, bizlere ülke sevdasını, memleket hasretini ve aşkı aşılamıştır. Bugünkü yazımızda sizlere Nazım Hikmet tarafından söylenmiş en güzel sözleri paylaşacağız.
Sözleri göremeden önce Nazım Hikmet’i iyi tanımamız gerekiyor. Şöyle ki o bizleri tanımadan bizlere büyük bir miras bıraktı. Nazım Hikmet, gayet bilinçli bir aile içerisinde gözlerini dünyaya açtı. Çocukluk dönemlerinde ilk şiirlerini kaleme alan Nazım Hikmet, vatansever kişiliği ile hep ön plana çıktı.
Ayrıca Nazım Hikmet hem ülkemiz hem de dünya tarafından saygı duyulan evrensel bir şairimizdir. Bir dönem Uluslararası Barış Ödülüne layık oldu. Bir dönemi de cezaevlerinde geçer ve burada kaptığı hastalıklar onu rahat bırakmaz ve Moskova’da gözlerini dünyaya yumar.
Nazım Hikmet Sözleri
- Ne ben sana kızarım, ne de zatın zahmet edip bana küssün. Artık seninle biz, düşman bile değiliz.
- Değmez bu bahiste geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı
- Gitmek sadece bir eylemdir. Unutmak ise kocaman bir devrim.
- Ellerim buz gibi, ben harda kaldım.
- Hiçbir korkuya benzemez halkını satanın korkusu.
- Geçtim putların ormanından baltalayarak, ne de kolay yıkılıyorlardı.
- Şair başarılı olmak için, yapıtlarında maddi yaşamı aydınlatmak zorundadır.
- Gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittin? Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim.
- Arkadaşlık ağaca benzer… Kurudu mu bir daha yeşermez.
- Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin.
- Sen yanmasan, ben yanmasam, biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.
- Benim kelime haznem çok geniştir, derdim. Senin bir kelime yetemedim; “git” ne demekti sevgilim?
- Umuda bin kurşun sıksa da ölüm, unutma! Umuda kurşun işlemez gülüm.
- Susabilmek bir hünerdir, insanın ağzından çıkan sözler kendine ait olmazsa.
- İnsan, denizin olmadığı yerde umut adını martı olmalı.
- Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin.
- Ben içeri düştüğümden beri güneşin etrafında on kere döndü dünya.
- Sen memleketim kadar güzelsin.
- İnsanların kanatları yok, insanların kanatları yüreklerinde.
- Büyük insanlığın toprağında gölge yok, sokağında fener, penceresinde cam ama umudu var büyük insanlığın, umutsuz yaşanmıyor.
- Kalbimde kalbine yok bile kinim. Bence artık sen de herkes gibisin.
- Yalnızlık insanlara çok şey öğretmiştir. Ama sen gitme cahil kalayım.
- Ne güzel şey hatırlamak seni: ölüm ve zafer haberleri içinden.
- Ayrılık yaklaşıyor her gün bir daha, güzelim dünya elveda ve merhaba kainat!..
- Ve ben birden bire; yüzünü değil, gözünü değil, sesini göresim geldi.
- Sevgilim, bu ayak sesleri, bu katliamda hürriyetimi, ekmeğimi ve seni kaybettiğim oldu, fakat açlığın, karanlığın ve çığlıkların içinden güneşli elleriyle kapımızı çalacak olan gelecek günlere güvenimi kaybetmedim hiçbir zaman…
- Toprak sevdiklerimizi aldığı için mi böyle güzel kokar.
- Biz; ince bel, ela göz, sütün bacak için sevmedik güzelim. Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda.
- Kimi insan ezbere sayar yıldızların adını, ben hasretlerin…
- Her gelen sevmez ve hiçbir seven gitmez unutma. Bil ki; giden dönüyorsa sevdiğinden değil, kaybettiğindendir aslında!
- Cebimde yoktu, yüreğimden verdim.
- Sevdiğin müddetçe ve sevebildiğin kadar, sevdiğine her şeyini verdiğin müddetçe ve verebildiğin kadar gençsin.
- Benim sevdasında bencil; ama yüreğinde sağlam sevdiğim. Aklıma gelişini seveyim: ne güzel darma duman ediyorsun beni.
- İçimde mis kokulu, kızıl bir gül gibi duruyor zaman.
- Özlemenin azı çoğu olmaz. Ağırdır işte!
- Neylersin, alışkanlık… İçin kan ağlarken yüzün güler…
- Ve sana bugüne kadar söylemiş olduğum söz, henüz söylemediğim sözdür.
- Kimselere anlatamadım. Kendime bile, ola ki ağzımdan kaçırır, bir daha tutamam seni.
- İnsan, denizin olmadığı yerde umut adını martı olmalı.
- Bir tanem… Işığım, ekmeğim ve buğdayım. Yani her şeyim…
- Sende uzaklığı, sende ben, imkansızlığı seviyorum.
- Sen sade toprağı tanı, toprağa inan. Ayırt etme öz anandan toprak ananı. Toprağı sev anan kadar…
- İçimde acısı var, yemişi koparılmış bir dalın…
- İstiklal otobüs değil ki birini kaçırdın mı, öbürüne binesin… İstiklal sevgilimiz gibidir, aldattın mı bir kere zor döner bir daha.
- Kimi insan otların, kim insan balıkların çeşidini bilir; ben ayrılıkların.
- Yaşamak ümitli bir iştir, sevgilim. Yaşamak seni sevmek gibi ciddi bir iştir.
- Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine…
- Buruşuyor, hala gelmeyen mektubun, avcumda.
- Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz. ölümün önünde sigaramızı.
- Hiçbir şey düşünmeyeceksin; Hiçbir şey düşünmediğini bile.
- Şimdi ta içinde bomboş kalbimin; akisleri sönen bir ses gibisin.
- Ne alemdesin yaşama sevincim benim.
- Sen benim sarhoşluğumsun; ne ayıldım, ne ayılabildim, ne ayılmak istedim.
- Çocuklar öldürülmesin, şeker de yiyebilsinler.
- Maziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim…
- Aşkın bu denli sıradan olmadığına inanıyorum ben. Önce sıradanları yaşayacaksın ki, gerçek olanı anlayabilesin.
- Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun?
- Yitirdim kendimi, kendi içimde…
- Biz başka sevdik. O yüzden başka sevmedik.
- Yürekli bir kadının başı, yüreksiz bir erkeğin omzuna ağır gelir!
- Kalbime baktım da işte iyice; anlamadım ki sen de herkes gibisin!
- Şimdi bana, geçen o zamanın unutulmaz sancısı kalır.
- Ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
- Sende uzaklığı; sende ben, imkansızlığı seviyorum.