En İyi Korku Filmleri 2021
Sizin için birbirinden korkunç hem eski hem de yeni olan filmleri derledik. Lanetli evler, yaratıklar, periler ve daha birçok yapımı sizin için seçtik. Kendi zevkinize göre olanı rahatlıkla seçebilirsiniz. İyi seyirler !
1.The Shining
Stephen King’in aynı isimli romanından usta yönetmen Stanley Kubrick tarafından beyaz perdeye uyarlanan film; yazar Jack Torrance’ın, kış sezonunda kapalı olan Overlook Oteli’nin bakımını üstlenerek, ailesiyle birlikte otele taşınması sonrasında gelişen metafiziksel olayları konu alır. Jack’in doğaüstü sezgilere sahip olan küçük oğlu, zamanla otelin içerisinde yalnız olmadıklarını, geçmiş ve gelecekten gelen hayaletlerle birlikte yaşadıklarını görür ve ailesini buna inandırmaya çalışır. Aile bir kar fırtınası sebebiyle dağda konuşlanan bu otelde mahsur kaldığındaysa Jack doğaüstü varlıklar tarafından ele geçirilir ve yavaş yavaş aklını kaybetmeye başlar.
2.Rosemary’s Baby
Tanınmış bir aktör olmak için çabalayan Guy ve güzeller güzeli karısı Rosemary, New York’taki yeni hayatlarına başlamak için eski bir binada mütevazi bir daire kiralarlar. Genç çiftin bu yabancı yere alışmalarındaki en büyük yardımcısı üst katlarında oturan yaşlı Castavet çifti olur. Castavet çiftinin ‘fazlaca’ misafirperver olan tavırları güzel Rosemary’i şüphelere sürüklerken kocası Guy olan bitenin farkında değildir. Günden güne tedirginleşen ve şüpheleri kocası tarafından önemsenmeyen Rosemary gördüğü tuhaf ve korkutucu bir rüyayla derinden sarsılır. Rüyasında şeytani bir varlık tarafından tecavüze uğradığını gören kadın gerçek hayatında da hamile kaldığında komşuların gizemi giderek artacaktır.
Ira Levin’in kült romanından Roman Polanski tarafından sinemaya uyarlanan film korku-gerilim sinemasının en başarılı örneklerinden biri.
3.La Llorona
La Llorona daha önce başka filmlerde de karşımıza çıkmış bir Latin Amerika efsanesi… Guatemala’dan gelen, Jayro Bustamante imzalı bu yapım, sözkonusu efsane üzerine çekilmiş en iyi film olarak kabul ediliyor. Politik alt metinleriyle öne çıkan ‘La Llorona’, ölüm döşeğindeki bir diktatörün öyküsü üzerinden gelişiyor. Yıllar önce yaptığı soykırımlarla tanınan diktatör, ailesi ve çalışanlarıyla evine kapanıyor. Dışardaki protestocuların sesleri giderek yükseliyor. Evde çalışanlar ayrılmak istiyor ve ailenin umutları tükendiğinde gizemli bir hizmetçi geliyor eve… Eleştirmenlerin oylarıyla hazırlanan listelerin tümünde üst sıralarda yer alan, politik alt metinleriyle öne çıkan ‘La Llorona’ yılın en iyi korku filmlerinden biri.
4.The Wolf of Snow Hollow
2018’de ‘Thunder Road’ ile eleştirmenlerin dikkatini çeken Jim Cummings’in yazıp yönettiği ve başrolünde oynadığı ‘The Wolf of Snow Hollow’, her dolunaydan sonra cesetlerin bulunduğu küçük bir dağ kasabasında geçiyor. Bir seri katilden kuşkulanan ve özel hayatında birçok sorun yaşayan şerif Marshall, olayları çözmeye çalışırken kurtadamların sadece filmlerde karşımıza çıkan hayal ürünü canavarlar olduğunu aklından çıkarmak istemiyor… Bazı eleştirmenlerin çok beğendiği ve Coen’lerin filmleriyle karşılaştırdıkları ‘The Wolf of Snow Hollow’, korku ve komediyi harmanlayan bir film.
5.Alien
Film, bilmedikleri bir gezegene iniş yapmak zorunda kalan mürettebatın yaşam mücadelesini anlatıyor. Tarihin en ünlü uzay gemisi Nostromo görevini tamamlamış bir şekilde Dünya’ya geri dönerken başka bir gezegenden bir yardım çağrısı alır. Çağrıyı karşılıksız bırakmayan gemi mürettebatı bu bilinmedik gezegene iniş yapar. Bu çağrının bir uyarı sinyali olduğunu geç fark eden ekip bilinmeyen bir yaşam formuyla karşılaştıklarında olağandışı bir tecrübeye, ürkütücü bir maceraya atılırlar.
Ridley Scott 1979 yılında Yaratık serisinin bu ilk filmini yarattığında sinema tarihini bambaşka bir deneyimle tanıştırmış, bilim kurgu türünün en önemli örneklerinden birine imza atmıştır. Yaratık serisi, ilk filmin ardından çeşitli yönetmenler tarafından devam ettirilse de, Ridley Scott imzalı bu film hem serisinin, hem de ait olduğu bilimkurgu türünün en önemli yapıtlarından biri olarak kabul görmüştür.
6.Repulsion
Londra’da kız kardeşi ile yaşayan Carol’un (Catherine Deneuve) oldukça güzelliğinin ve sıradan yaşamının arkasında kimsenin bilmediği takıntılı tiksintileri saklıdır. Özellikle cinselliğe olan tiksintisi kız kardeşinin tatile çıktığı bir zamanda oldukça şiddetli ve şizofrenik bir görünüm kazanır.
7.The Ring
Şehirde bir efsane dolaşmaktadır. Rivayete göre, insanların seyrettiği bir kaset, bu insanların yedi gün sonra ölümüne sebebiyet vermektedir. Denilen odur ki, dört genç, sırf bu kasetleri izledikleri için şüpheli bir biçimde ölmüşlerdir. Rachel yaşanan bu tuhaf olayları bir şekilde aydınlığa kavuşturmaya kararlıdır. Ancak araştırmaları esnasında küçük oğluyla birlikte kaseti izlemek durumunda kalmıştır. Rachel’ın artık bu olayları çözmek için sadece yedi günü vardır.
8.The Descent
Kocası, kızı ve arkadaşları ile birlikte tatile çıkan genç ve hoş bir kadın, trajik bir kazaya şahit olurlar. Aradan bir yıl geçtikten sonra genç kadın yine arkadaşları ile bir gün yürüyüşe çıkar. Bir mağara içinde düşen bir kaya nedeni ile orada mahsur kalırlar. Sahip oldukları donanım yetersizliğinden ötürü hayatta kalmak adına zorlu bir mücadele başlar. Bu sırada da kana susamış yaratıklarla karşılaşırlar. Gruptaki herkes bir takım sebeplerden ötürü birbirleri ile zıt düşerler. Artık herkes tek başınadır. Hayatta kalma yolunda kendilerinden sorumlu olduklarının farkındadırlar.
9.Seven
Bir seri katil 7 ölümcül günahı işleyenleri kendi yöntemleriyle öldürmektedir. Yedi Ölümcül Günah, Hıristiyanlık inançlarına göre Kibir, Açgözlülük, Şehvet Düşkünlüğü,Kıskançlık, Oburluk,Yıkıcılık ve Tembellik’tir. İki polis dedektifi bu seri katilin peşindedir. Film, Amerika’da gösterime girdiği hafta 14.000.000 dolar gelir elde etmişti. Yönetmen David Fincher imzalı film,sürükleyici konusu ve oyuncuların performanslarıyla tüm dünyada gişede büyük başarı yakalamıştı.
10.The Cabinet of Dr. Caligari (1920)
Film, bir Alman kasabasında işlenen esrarengiz seri cinayetleri ve gelişen olayları konu alıyor. Sinema sanatında ‘Caligarism’ teriminin doğmasına neden olan kurgu ve kamera kullanımıyla büyük ses getiren film, sessiz sinema döneminin baş yapıtları arasında yer alıyor.
11.Krampus
Yılbaşını bir kabusa çeviren Krampus filmi, küçük bir kasabada yaşayan Max ve ailesinin sakin bir yılbaşı geçireceklerini sanırken insan yiyen oyuncak ayılarla, kötü kalpli kurmalı oyuncaklarla ve eski tarihlerden beri dünya üzerindeki hükmünü sürdüren kana susamış bir şeytanla savaşmak zorunda kalışlarının hikayesini işliyor… Korku-komedi türündeki film yılbaşı huzurunu bir hayatta kalma mücadelesine çeviriyor.
Yönetmenliğini Michael Dougherty’nin üstlendiği korku-komedi yapımı Krampus’un başrollerini Adam Scott, Toni Collette ve David Koechner üstleniyor.
12.Martyrs
Kısa bir süre önce ortadan kaybolan Lucie bir gün tekrar ortaya çıkıverir. Henüz 10 yaşında olan kızcağızın vücudunda işkence izleri bulunur ancak herhangi bir cinsel saldırıya ilişkin bulgu yoktur. 1970’li yılların Fransa’sında bu durum merak ve korkuyla karşılanmıştır. Kimse küçük kızın neden ve nasıl kaçırıldığını anlayamaz. Çünkü küçük kız konuşmayı unutmuş ve bilinci yarı kapalı bir haldedir. Hastanede Anna adında bir kızla arkadaşlığı biraz iyi gelse de zamanla olay unutulur gibi olur. Ancak aradan geçen 15 koca yıl sonra ilginç bir gelişme yaşanır. Sıradan bir ailenin kapısı çalar. Evin babası kapıyı açar ve elinde av tüfeğiyle bekleyen Lucie’yi karşısında bulur. İşkencecisini bulduğuna ikna olan Lucie tetiği çeker. Hit Fransız korku filmi, sert sahneleri kadar, farklı bir kurguya sahip olan senaryosuyla da ilgi çekiyor. Türün meraklılarından tam not aldı.
13.Freaky
Happy Death Day’ ile tanınan Christopher Landon’ın, senaryosunu Michael Kennedy ile birlikte yazıp tek başına yönettiği ‘Freaky’, zıt karakterli anne ile kızın yer değiştirdiği ‘Freaky Friday’ adlı komedinin yeni bir çevrimi olarak da görülebilir… Öte yandan, bazı eleştirmenler ‘Carrie’ ve ‘Child’s Play’ filmlerinin de adını anıyorlar. Başlıca rollerinde Kathryn Newton, Vince Vaughn ve Celeste O’Connor’ı izlediğimiz ‘Freaky’, ‘teen-slasher’ denilen ve birden çok cinayet etrafında kurulan eğlenceli bir korku filmi.
14.Possessor
Yakın gelecekte geçen bu bilimkurgu geriliminde Andrea Riseborough, ileri teknoloji sayesinde insanların içine bir parazit gibi yerleşip onlara istediğini yaptıran bir kiralık katili canlandırıyor. İlk filmi ‘Antiviral’le tanıdığımız yönetmen Brandon Cronenberg, senaryosunu da yazdığı ‘Possessor’da görsel olarak etkileyici bir işe imza atıyor. Eleştirmenler özellikle görsel açıdan çok beğendikleri filmi, Japon animesi ‘Ghost in the Shell’ ve Brandon Cronenberg’in babası David Cronenberg’in filmleriyle karşılaştırdılar.
15.Platform
Film, bildiğimiz hapishanelere benzemeyen Delik diye bir yerde geçiyor… Delik’e cezasını çekmek üzere zorla getirilenlerin yanı sıra ana karakterimiz Goreng (Ivan Massagué) gibi diploma almak için gönüllü gelenler de var. Goreng’in öncelikli hedefi, sigarayı bırakmak ve Miguel de Cervantes’in ‘Don Kişot’unu okuyup bitirmek… Belli ki bir süreliğine dünyadan uzak kalıp, kafa dinlemek, kendine vakit ayırmak istiyor. Ama gözlerini açtığı andan itibaren, kendini hiç beklemediği koşullar altında, insanlık dışı bir yaşam mücadelesinin orta yerinde buluyor. Delik’te medeni olan tek şey, platformdaki yemekler… Onun dışında başta sona orman kanunlarının geçerli olduğu bir yerdeyiz… Don Kişot, nasıl şövalyeler çağının idealleri ve mitleriyle yaşıyorsa Goreng de geride bıraktığı uygar dünyanın ilkelerinden vazgeçmek istemiyor… Ama Delik’te uygar biri olmak kolay değil. ‘Platform’, İspanyol yönetmen Galder Gaztelu-Urrutia’nın ilk uzun filmi… Gaztelu-Urrutia, sert, kanlı, yer yer tiksindirici bir film çekmekten kaçınmamış. ‘Platform’, baştan sona kâbus gibi tasarlanmış, iyi yönetilmiş, iyi oynanmış bir film.
Ayrıca bkz: Film İndirme Siteleri