Geçtiğimiz birkaç yıl Huawei için kolay olmadı. Yine de pes etmedi ve her nesil piyasaya yenilikler getirdi. Huawei Mate 50 Pro ile üretici, değişken diyafram açıklığına sahip ilk akıllı telefonu tanıttı. Huawei’nin bu iddialı akıllı telefonunu gelin beraber inceleyelim.
Tasarım
Huawei gerçekten iyi bir malzeme kullandı. Mate 50 Pro’da yüksek kaliteli metal ve cam kullanılmış ve tüm unsurlar sorunsuz bir şekilde birleştirilmiş. Akıllı telefon IP68 sertifikasına sahip, yani toza ve suya dayanıklı ve hem basınca hem de bükülmeye karşı da oldukça dik duruyor.
Siyah veya gümüş renkli parlak cam arka yüzü ve üst alandaki büyük, yuvarlak kamera modülü ile Huawei’nin Mate 50 Pro’su sadece şık görünmekle kalmıyor, aynı zamanda tutulduğunda iyi ve dengeli bir his veriyor ve masanın üzerinde sallanmıyor.
Bununla birlikte, telefon parmak izlerine karşı çok hassas, bu nedenle yüksek kaliteli görünümünü korumak için sık sık silmeniz gerekiyor. Ekran ve arka kısım, düşme hasarına karşı özellikle dayanıklı olduğu söylenen Huawei Kunlun Glass ile korunuyor.
Ekran
Köşeleri kavisli camıyla dokunmatik ekran, çok hassas girdi sağlıyor ve 120 Hz panel ve saniyede 300 dokunmatik oran sayesinde çok reaktif diyebiliriz.
Kimlik doğrulama için ekran camının altında bir parmak izi sensörü mevcut. Önceden kaydedilmiş parmakları çok doğru bir şekilde tanıyor ve telefonun kilidini neredeyse anında açıyor.
Huawei, Apple’ın örneğini takip ediyor ve ön tarafa, yüz tanıma için kullanılan ve ön kamerayla birlikte bir 3D görüntü oluşturan, böylece teknolojinin kandırılmaya daha az duyarlı olduğu bir kızılötesi sensör yerleştirdi. Yüz tanıma, karanlıkta da hızlı ve güvenilir bir şekilde çalışıyor.
Mate 50 Pro’daki 2.616 x 1.212 piksel AMOLED ekran, bu fiyat aralığındaki diğer telefonlardan biraz daha az piksel sunuyor. Bu fark çıplak gözle görülmez ve içerik hâlâ çok keskin bir şekilde görüntüleniyor.
Spektrofotometre ile yapılan bir testte ortalama 944,8 cd/m² parlaklık ölçüldü. İyi bir değer, ancak Galaxy S22 Ultra veya iPhone 14 Pro Max‘in üst değerlerine tam olarak yetişemiyor. Yine de bu değer, HDR oynatma için yeterli.
Parlak ekran, dış mekanlarda iyi bir figür oluşturuyor. Doğrudan sonbahar güneşi ışığında bile ekranın çoğu kısmı hâlâ görülebiliyor. Görüş açıları da oldukça iyi, bu nedenle ekran sorunsuz bir şekilde yanlardan izlenebiliyor.
Teknik Özellikler ve Donanım
Huawei Mate 50 Pro’nun işlemcisi için küçük bir sürprizi var: Akıllı telefon, Huawei’nin ticari kısıtlamalar nedeniyle üretimini durdurmak zorunda kaldığı şirket içi Kirin işlemcisini kullanmıyor. Bunun yerine Huawei, şu anda piyasadaki en güçlü işlemcilerden biri olan Qualcomm Snapdragon 8+ Gen 1‘i kullanıyor.
Huawei Mate 50 Pro, yeni iPhone’lara tam olarak ayak uyduramıyor, ancak rakip Android cihazlar arasında kıyaslamalarda birinci sırada yer alıyor. Günlük kullanımda bu, performans açısından yoğun uygulamalarda bile sorunsuz çalışma için yeterli. Grafik performansı açısından, Mate 50 Pro aynı zamanda piyasadaki en hızlı cihazlara ayak uydurabilir, dolayısıyla bir monitör bağlamak ve grafik olarak zorlu uygulamalar için iyi bir donanıma sahip.
Avrupa’da Huawei Mate 50 Pro’nun yalnızca bir yapılandırma çeşidi sunuluyor: 8 GB RAM ve 256 GB depolama. Diğer ülkelerde 512 GB depolama alanına sahip bir sürüm de mevcut.
Huawei, USB-C bağlantı noktasına biraz daha yüksek aktarım hızı, yani 5 GBit/s’ye kadar USB-C 3.1 Gen.1 sunuyor. Akıllı telefonun doğrudan bir monitöre bağlanabilmesi için USB-C bağlantı noktası üzerinden bir DisplayPort sinyali de gönderilebiliyor.
Ayrıca, TV’leri doğrudan akıllı telefonla kontrol etmek için kullanılabilen bir kızılötesi bağlantı noktasını da sabırsızlıkla bekleyebilirsiniz. Mobil ödeme hizmetleri için NFC mevcut, ancak eksik hizmetler nedeniyle Google Pay kullanılamıyor.
Huawei kendi alternatifi olan Huawei Pay’i tanıtıyor, ancak bu Almanya ve Avusturya’da NFC aracılığıyla değil, yalnızca belirli perakendecilerde kabul edilen Bluecode sağlayıcısının barkodları aracılığıyla çalışıyor.
Mate 50 Pro bir microSD kart yerine yalnızca Huawei’nin kendi NM kart formatı destekleniyor. Bir nano-SIM kadar kompakt olmalarına rağmen, şu anda sadece birkaç sağlayıcı var ve kartlar maksimum 256 GB’a kadar mevcut. Bunun yerine SIM yuvasına iki SIM kart da takabilirsiniz.
Kamera
Huawei, Leica ile uzun süredir devam eden iş birliğine son verdi ve şimdi ünlü marka adı olmadan Huawei Mate 50 Pro’yu piyasaya sürüyor. Arkadaki kamera kurulumu, önceki Huawei Mate 40 Pro‘ya kıyasla tamamen revize edildi.
Kamera, değişken diyafram açıklığına ve optik görüntü sabitleyiciye sahip 50 megapiksel ana kameradan oluşuyor. Görüntüler daha da yüksek ışık çıkışı elde etmek için genellikle 12,5 megapikselde çekilir, ancak tam çözünürlüğü kullanmak da mümkün.
Kamera, ana nesnenin net bir şekilde görüntülendiği ve arka planın biraz bulanık olduğu çok güzel fotoğraflar çekiyor. Ambiyans fotoğraflarında pek çok ayrıntı görülebilir ve bulutlu havaya rağmen renk üretimi iyi. Mum ışığında bile Huawei Mate 50 Pro, birçok ayrıntı ve iyi aydınlatılmış alanlar ile iyi fotoğraflar çekmeye devam eder.
Periskop kamera yardımıyla gerçek bir optik yakınlaştırma mümkün. Görüntü işlemcisi, ana kamera ve yakınlaştırma merceğinin eş zamanlı resimlerinden nihai görüntüyü oluşturuyor, böylece resimler daha uzun mesafelerde bile oldukça keskin.
Videolar 4K çözünürlükte ve 60 FPS‘de kaydedilebiliyor. Ancak, fiyat aralığı göz önüne alındığında, 8K’da film kaydetme seçeneği yok. Bununla birlikte, Huawei’nin Mate 50 Pro’su çok üretiyor. Kayıt sırasında ultra geniş açı ile ana kamera arasında hibrit bir yakınlaştırma da mümkün.
Ön tarafta ise 13 MP’lik bir selfie kamerası bulunuyor. Yüzleri çok net bir şekilde gösteriyor, ancak karanlık alanlarda biraz daha dinamik olabilirdi.
Pil ve Şarj
Enerji tüketimi açısından, yük tüketimi öncekinden önemli ölçüde daha yüksek olsa bile, Mate 50 Pro genel olarak ortalama.
Akıllı telefon maksimum 66 watt ile şarj edilebiliyor ve uygun güç adaptörü kutuya dahil. Pil tamamen boştan tam doluya 2 saatten daha kısa sürede şarj oluyor. 50 watt‘a kadar kablosuz şarj mümkün.
Pilin 4.700 mAh kapasitesi, Mate 40 Pro’dakinden biraz daha yüksek. Bu, ortalama olarak yaklaşık %16 daha uzun olan çalışma sürelerine de yansımış.
Mate 50 Pro, iş gününü kesinlikle atlatır ancak ikinci bir gün için yeterli olup olmadığı kullanım yoğunluğuna bağlı. Pil seviyesi %1’e düşerse akıllı telefon, 12 dakika arama yapmaya veya 3 saat beklemede kalmaya devam edebilecek kadar enerji verimli bir acil durum modunu etkinleştirebiliyor.
Telefonun Artıları ve Eksileri
- Harika kamera görüntüleri
- Parlak ve doğru ekran
- Çok şık ve sağlam kasa
- Google hizmeti yok
- 5G yok
- Web tarama sırasında nispeten düşük performans
- Kablosuz 6E yok
Alınır Mı?
Huawei Mate 50 Pro, Google’ın hizmetlerini kullanamadığı veya 5G teknolojisini yükleyemediği gerçeğinden muzdarip. Bu nedenle, birçok potansiyel alıcı, akıllı telefonu daha en baştan devre dışı bırakabilir ve periskop kamera ve değişken diyafram açıklığı ile mümkün olan keskin zoom resimlerini ve yumuşak bokehleri asla göremiyor.
Öte yandan, parlak cihazdaki görünür parmak izleri hızla sinirlerimizi bozsa bile, kasanın yapım kalitesi suçlanamaz. Burada Asya’da satılan suni deri çeşitlerine de erişebilmek güzel olurdu. Parlak ekran, hızlı hafıza, harika hoparlörler ve iyi ses kalitesi, akıllı telefonu iyi bir yere taşıyor.
Bununla birlikte, Huawei Mate 50 Pro’yu kayıtsız şartsız tavsiye etmek zor: Azalan uygulama uyumluluğu nedeniyle günlük kullanımdaki sınırlamalar çok fazla ve 5G olmadan pahalı akıllı telefonun geleceğe dönük olması risk altında. Bu nedenle, akıllı telefon Batı’da gerçek bir alternatif olarak kabul edilemeyecek kadar pahalı.
