2016 yılının en merak edilen VR gözlüğü Oculus Rift, dağıtılmaya başlandı. Hızlı bir şekilde cihaza eriştik ve inceleme yazımızı hazırladık. İyi okumalar.
Son bir kaç yıldır sürekli gündemimizi meşgul eden sanal gerçekçilik (VR) teknolojisi sonunda gerçek oluyor. Bu zamana kadar geliştirici kitlerini denediğimiz Oculus Rift’in son kullanıcı sürümü ön sipariş veren kullanıcılara yollanmaya başladı. Oculus Rift resmi başlangıcını 28 Mart 2016 tarihinde yapacak.
Belki de bundan yıllar sonra bu tarih “VR Konsolların Başlangıcı” olarak gösterilecek. Belki de bir dönemin furyası 3D teknolojisi gibi sessiz sedasız tarihin tozlu sayfalarına karışacak. Şu kesin ki 2016 yılı sanal gerçekçiliğin bomba gibi patladığı bir yıl olacak. Ya iyi anlamda yada kötü anlamda :)
Sanal rüya gerçek oluyor
Oculus Rift, ilk olarak 2012 yılında karşımıza bir Kickstarter projesi olarak çıktı. Amaç oyuncuların yıllardır hayalini kurduğu şeyi gerçekleştirmekti.: “Oyunun içindeymiş hissini gerçekçi bir şekilde vermek”. Oculus Rift, 36 saat sonunda bir milyon bağış toplamayı başardı. Gelen bağışlar sonunda anlaşıldı ki oyuncuların VR’a çok daha büyük bir ilgisi vardı.
Bu durumun farkında olan oyun endüstrisi firmaları VR’ın büyük bir pazar olduğunun farkındaydı. Üstelik Sony ve Microsoft haricindeki firmalar, konsol pazarına girebilmek için VR’ı bir fırsat olarak görüyorlardı. İlk somut adım 2014 yılında Facebook’tan geldi. Facebook tam 2 milyar dolar karşılığında Oculus’u satın aldı. Oculus firmasının bu hamlesi çok eleştiri alsa da oyunseverler bu karardan bir hayli memnundu.
2014’ün sonlarına doğru Steam’in sahibi Valve firmasından bir kaç prototip denemesi geldi. 2015 yılında Valve, HTC ile anlaşarak HTC Vive’ı duyurdu. Bu uzun serüven oyuncular tarafından büyük bir merakla takip edildi, edilmeye devam ediyor. Uzun serüvende final çıkışına yaklaştık. Önümüzdeki hafta Oculus Rift, bir sonraki haftaysa HTC Vive resmi çıkışını gerçekleştirecek.
Eğer VR kaskları başarılı olursa uzun süredir konsollarda rekabetini izlediğimiz Sony ve Microsoft’a iki yeni rakip gelecek. Bakalım rekabet ortamı nasıl olacak. Umuyoruz ki bu sefer kazanan oyunseverler olur.
Oculus Rift yaklaşık 2 aydır ön siparişte idi. Toplam 20 adet ülkeye ön sipariş açıldı. Maalesef bu ülkeler arasında Türkiye yok. Türkiye’ye 2017 yılının başlarında gelmesi bekleniyor. Oculus Rift’in yurt dışı satış fiyatı 600 dolar. Ülkemizdeki vergilendirmeler ve kur farkları nedeniyle ülkemizde en az 2500 lira gibi bir ücretle satışa sunulacaktır.
Sanal gerçekçilik deneyimi elde etmek için kaska yüksek ücret vermek yeterli olmuyor. Kaliteli de bir PC’ye sahip olmak gerekiyor. Belki de bir devrim yaratacak olan bu teknolojiyi deneyimlemek için sağlam bir bütçe gerekiyor.
Oculus Rift ile ilgili lafı fazla uzatmak istemiyorum. Sizleri inceleme yazımız ile baş başa bırakıyorum.
Artıları (+)
- Ergonomik Tasarım
- Oyun Yelpazesi
- Kutu İçeriği
Eksileri (-)
- Sistem Gereksinimleri
- Kablolu Bağlantı
- Yüksek Fiyat
Kutu İçeriği
Bahsettiğimiz konsol, fiziksel olarak sürekli ilişkide bulunduğumuz bir konsol olunca tıpkı tasarımı gibi kutu içeriği de büyük önem taşıyor. Bunun yanında HTC Vive, PS VR ve Oculus’un kutu içerikleri arasında ciddi farklar bulunuyor. Durum böyle olunca incelememize ilk olarak kutu içeriğinden başlamamız gerekiyor.
Oculus Rift siyah rengin hakim olduğu kaliteli bir materyalden üretilmiş şık bir kutu ile karşımıza çıkıyor. Oculus Rift’i taşıyabilmeniz için kutu üzerinde el tutamağı da bulunuyor. Kutunun içi ve aksesuarları da tıpkı kutunun dış rengi gibi siyah renkte tasarlanmış. Siyah renginin verdiği lüks hissiyatı ve kutu açar açmaz malzeme kalitesiyle cezbedici görünen aksesuarlar, pahalı bir konsol aldığımızı görsel olarak da bize hatırlatıyor.
Kutu içeriğine baktığımızda bizleri Rift kaskı, pozisyon sensörü, Xbox One kontrolcüsü ve Oculus Remote kumandası karşılıyor. Oculus’un gelişmiş kontrolcüsü Oculus Touch, kutu içeriğinde bulunmuyor. Oculus Touch, ek aksesuar olarak 2016 yılının ilerleyen dönemlerde satışa sunulacak.
Kutu içeriğinden çıkan pozisyon sensörü, kızılötesi ışınlar yardımı ile VR kaskının bulunduğu konumu ve eğim derecesini hesaplayabiliyor. Bu sensör, eğimli açılarla oturulduğunda VR kaskının konum doğruluğunu arttırıyor.
Kutu içeriğinden Xbox One kontrolcüsünün çıkması bizleri sevindirdi. Bir çok pc oyuncusu, oyunlarını klavye ve mouse ile oynamayı tercih ediyor. Bu nedenle bir kontrolcü satın alma ihtiyacı duymuyor. Fakat VR kask için tasarlanan oyunları oynaması için kontrolcü gerekiyor. İşte bu durumda kutu içeriğinden çıkan Xbox One kontrolcüsü kullanıcıların imdadına yetişiyor.
VR Remote kumandası ise Oculus’un kullanıcı arayüzü olan Oculus Home’da gezinmeye ve oyun içerisinde sesi arttırıp azaltmaya yarıyor. VR Remote, son derece şık ve hafif tasarlanmış.
VR gözlüğün tasarımından daha sonra bahsedeceğim ama kulaklığına değinmek istiyorum. Oculus Rift‘in geliştirici sürümünü daha önce herhangi bir yerde denediyseniz dahili kulaklığının bulunmadığını ve kulaklığın ayrıyeten takıldığını tecbüre etmişsinizdir. Oculus Rift’in son kullanıcı sürümü bizleri sevindirerek dahili kulaklıklarıyla geliyor. İstek doğrultusunda bu kulaklığı gözlükten çıkarabilmek mümkün.
Oculus Rift’i satın aldığınızda gözlük beraberinde iki oyun sizlere hediye ediliyor. Bu oyunlardan ilki uzay temalı shooter oyunu EVE: Valkyrie, diğeri ise renkli dünyaya sahip platform oyunu Lucky’s Tale. Hediye edilen bu oyunların birbirinden zıt konseptlere sahip olması yerinde bir tercih olmuş. Böylelikle bu oyunlardan birini sevmeyen kullanıcı diğerinden zevk alabilir. Ben iki oyunu da saatlerce oynadım ve gerçekten büyük keyif aldım.
Sistem Gereksinimleri
VR deneyiminin pahalı bir deneyim olduğundan bahsetmiştik. VR’ı deneyimlemek için kaskın kendisine yüksek ücret verildiği yetmiyormuş gibi bir de üst düzey bir sisteme sahip olmanız gerekiyor. Üstelik öyle lafta değil gerçekten çok üst düzey bir PC’ye ihtiyacınız var. Bu durum sadece Oculus için geçerli değil. HTC Vive’ın da sistem gereksinimleri aynı.
Oculus Rift’i çalıştırabilmek için minimum Nvidia GTX 970 veya AMD R9 290 ekran kartı, Intel i5-4590 veya eşdeğer bir işlemci ve 8 GB RAM gerekiyor. Sadece ekran kartı ve işlemci fiyatını topladığımızda karşımıza 2000 TL üzeri bir fiyat çıkıyor. Eğer Oculus Rift’i bir dizüstü bilgisayarda çalıştırmak istiyorsanız Nvidia GTX 980 ekran kartına sahip olmanız gerekiyor. Donanımları tek tek araştırmak yerine dilerseniz VR Ready özellikli, hazır PC veya Notebook satın alarak Oculus Rift’i kullanabilirsiniz.
Peki sanal gerçekçilik gözlükleri neden bu kadar yüksek donanımlar istiyor? Basit bir şekilde açıklayacak olursak VR görüntünün elde edilebilmesi için iki göz için farklı çizim yapılması gerekiyor. Bunun yanında Oculus Rift 2160×1200 piksel ekran çözünürlüğüne sahip.
Oyunun akıcı bir şekilde çalışabilmesi için saniyede 90 kare vermesi gerekiyor. Yani Oculus Rift için hazırlanmış bir görüntü hem saniyede 90 kere görüntülenecek, hem 2K çözünürlüğe sahip olacak, hem de aynı anda iki farklı çizimi yapılacak. Özetle 1080p 30fps bir oyuna göre 6 kat daha fazla çizim yapılması gerekiyor. Haliyle GTX 970’in minimum sistem gereksinimlerine yazılması gerekiyor.
Sadece donanım gereksinimiyle bitmiyor. Oculus Rift’i bilhisayara bağlayabilmek için HDMI 1.3, üç adet USB 3.0 ve bir adet USB 2.0 portun gerekiyor. Deyim yerindeyse Oculus Rift, bilgisayarınızın USB portlarını taciz etmeye geliyor.
Oculus Rift sadece 64 bit Windows işletim sisteminde çalışıyor. Mac desteğinin olmaması Apple kullanıcılarına büyük hayal kırıklığı yaşattı. Oculus kurucusu Palmer Luckey, eleştirel bir şekilde Apple iyi bir bilgisayar yaptığı zaman Mac desteğinin sunulacağını ifade etti.
Oculus Rift
Oyun deneyimine geçmeden önce VR kaskının tasarımından ve ergonomisinden bahsetmek istiyorum. Oculus Rift’in final sürümü hem tasarımsal anlamda hem de malzeme kalitesi anlamında bir çok değişiklik içeriyor.
Developer Kit 2 modeli ile geçilen minimalist tasarımın geliştirildiğini görüyoruz. DK2’deki karmaşık görüntü yerini düz ve sade bir tasarıma bırakmış. Çeşitli kablo ve bağlantı yerlerinden dolayı girintili çıkıntılı yapının tamamen düz görünüme kavuştuğunu gözlemliyoruz.
VR kaskının etrafı kumaş ile kaplanmış. Bu kumaş kaplama, cihaza hem hafiflik hem de premium his kazandırıyor. Kaskın ense üzerine denk gelen bölümünde üçgen destekleyiciye yer verilmiş. Daha önceki VR kasklarda rastlamadığımız bu destekleyici, kaskın ön bölümünün ağırlığını kafanın üzerine eşit bir şekilde dağıtmayı başarıyor.
Oculus Rift’in sunduğu hafiflik, şıklık ve zariflik daha önce karşılaştığımız prototip cihazlardan çok daha ileri seviyede. Şu ana kadar hiç bir gözlük bu kadar yüksek malzeme kalitesine ve minimalist tasarıma sahip değildi.
Cihazın ağırlığı da önemli ölçüde azaltılmış. Önceki modellerde VR kaskın yanında bir de kafaüstü kulaklık takınca uzun kullanımlarda rahatsız edici olabiliyordu. Dahili kulaklıklara yer verilmesi ve malzeme kalitesinde düzenlemeler yapılması bu sorunu ortadan kaldırmış görünüyor.
Oculus Rift, HTC Vive’dan ve PS VR’dan daha şık bir görünüme sahip. HTC Vive ve PS VR, gözü yoran karmaşık tasarımlarıyla günümüz tasarım anlayışının dışında duruyorlar. Üstelik Oculus Rift kumaş kaplama ile gelirken HTC Vive ve PS VR plastik malzeme ile geliyor. Diğer iki cihazı test etmediğimiz için kullanım rahatlığı anlamında hangisi daha iyidir şuan için tam olarak bir cevap veremesek de tasarımsal anlamda Oculus Rift’in açık ara daha iyi olduğunu söyleyebiliriz.
Oyun Deneyimi
Oyun deneyimine değinmeden önce şunu söylemek istiyorum ki her ne kadar elimizdeki cihaz Oculus Rift’in final sürümü olsa da Oculus’un yazılım arayüzü henüz final sürümünde değil. Bir takım düzeltmeler geleceği gibi bazı özelliklerde kısıtlamalara da gidilebilir.
Oculus Rift tıpkı diğer konsollar gibi kendine has bir arayüze sahip. Bu arayüzün ismi Oculus Home. Oculus Home ilk olarak Steam’in Geniş Ekran moduna olan benzerliğiyle dikkatleri çekiyor. Üç boyutlu bir arayüze sahip olan Oculus Home sadece Oculus Rift’de değil kısmen de olsa Samsung Gear VR gözlüğünde de bulunuyor.
Bu arayüzde çevrimiçi arkadaşlarınız ile iletişim kurabilir, oyun sayın alabilir, VR gözlüğünüz ile uyumlu video ve filmleri indirebilirsiniz. Oculus Home’da en hoşumuza giden araç Oculus Cinema uygulaması oldu. Oculus Cinema, sahip olduğunuz filmleri üç boyutlu bir sinema salonu içerisinde oynatıyor. Koltuklardan, duvardaki ekran parlamalarına kadar her şey gerçekçi bir şekilde tasarlanmış.
Oculus Home’un oyun yelpazesi bir hayli geniş. Oyun fiyatlandırmaları da şuan için uygun. En pahalı oyunun 49 dolar fiyat etiketi bulunuyor. Ücretli oyunlar kadar ücretsiz oyun sayısı da tatmin edici seviyede. Öyle ki sadece ücretsiz oyunları yükleyerek uzun bir süre yeni oyun ihtiyacı hissetmeyebilirsiniz. Oyun kategorisinde bulunan fakat oynamak yerine sadece izleyebildiğimiz oyunlar da mevcut (Roller Coaster oyunları gibi).
Peki oyunların bize veriği haz nasıldı? Emin olun yaşadığım duyguyu tarif etmek pek mümkün görünmüyor. Burada ne kadar resim paylaşırsam paylaşayım hiç birisi hislerime tercüman olamayacak. 3D teknolojisinin anlatılması mümkündü fakat VR için bunu söylemem zor. Oculus Rift’i ilk deneyimlediğim zamanlarda aldığım zevkin pek fazla olduğunu söyleyemem. Ama uzun bir süre kullandıktan sonra insan beyni sanal ile gerçeği ayırt etmekte zorlanıyor. Oynadığınız oyunun grafikleri ne kadar yapmacık olursa olsun kendinizi oyunun içerine koyup gerçek hayattaymış hissini alabiliyorsunuz.
EVE Valkyrie oyunu oynarken diğer uzay gemilerinden gelen ateşler karşısında insan refleks icabı sağa sola eğilebiliyor. Korku oyunlarında veya aksiyonun bol olduğu oyunlarda zaman zaman gözlerimi kapatmam gerekiyordu. Bir roller coaster videosu izlerken ayaktaydım. İlk olarak dengem bozulmaya başladı, oturmak zorunda kaldım. Daha sonra midemde bulanmaya başladı. Videonun sonuna geldiğimde büyük bir oh çekmiştim. Beynimin VR teknolojisine bu kadar hızlı yenik düşeceğini beklemezdim.
Görüntü kalitesi anlamında büyük ilerlemeler kaydedilmiş. Oculus Rift DK2 ile oturup ekrandaki piksel el ile sayabilirdiniz. Bunun önüne geçilmiş. Hareketsiz görüntülerde yine o piksel gözümüze batıyor. Ama oyun oynarken rahatsız edici herhangi bir durum bulunmuyor.
Oculus Rift, oyunlara sadece görsel deneyim değil aynı zamanda oynanabilirlik anlamında derinlik de katıyor. Oyunların tekdüze bir yapıya büründüğü şu zamanlarda Oculus Rift için tasarlanmış oyunlardaki farklılık olgusu beni etkilemeyi başardı. Kah astronot oldum kah sağa sola zıplayan sincap, kah korkunçlu sahnelerde bulundum kah dinazorların bulunduğu eski çağlarda. Hepsinde büründüğüm karakter ile bütünleşip aramda duygusal bir bağ kurabildim. Sanırım VR ile bir zamanların umut vaat edilen teknolojisi 3D’yi bu noktada ayırmamız gerekiyor. 3D teknolojisi hiç bir zaman duygular üzerinde bir etkide bulunamamıştı.
Deneyimlerimizi bir sonuca bağlayacak olursak Oculus Rift ve rakipleri bu seneye kesinlikle olumlu anlamda damlagalarını vuracak. Ben Oculus Rift’in bu sürümünü sağlıklı bir ortamda deneyip de memnun kalmayacak birisi olacağını sanmıyorum. Oculus Rift’in önceki sürümlerinde görsel anlamda bir takım eksiklikler vardı ama final sürümünde kısa bir sürede bu eksiklikler büyük oranda minimalize edilmiş.
Şuan için tek sorun bu oyuncakların pahalı olması gibi görünüyor. Sadece kaskı almakla da iş bitmiyor. İyi de bir PC’ye sahip olmak gerekiyor. Minimum sistem gereksinimleri düşmedikçe yayılma hızı da düşük olacaktır. Özellikle ülkemiz için konuşacak olursam zaten vergilendirmeler ile kask ücreti çok çok daha fazla fiyattan satılacağı için ilk sene alanların sayısının belkide bin kişiyi bile geçmeyeceğini düşünüyorum. Ama bu sonuç VR’ı başarısız yapmaz. Her ne kadar satış sayısı az olsa da almak için para biriktirenlerin sayısı bir hayli fazla olacaktır.