2012 yılında, basit ve uygun fiyatlı Xperia E gençler ve ilk kez akıllı telefon kullananlar için hedef oldu. İki yıl sonra ise Xperia serisi E1 ile, ekran boyutunun büyümesi ve beyin gücünün gelişmesi ile tehlikeli sularda yüzebilecek hale geldi. İyi haber ise, fiyatı hala kontrol altında.
Hepsinden öte, bu ucuz telefon artık resmi olarak piyasanın havalı çocuğu. E1, bizlere; estetik, sportif ve sağlam bir görünüm ile yeni bir dizayn sunuyor. Sony’nin geçmişe bakarak Walkmen’i ilham kaynağı olarak görmesine bir kez daha şahit oluyoruz.
Cihazın tepesinde duran özel düğme, ekran kilidini kaldırarak, Walkman aplikasyonunu çalıştırıyor. Böylelikle kolayca müzik dinleyebiliyor ve hem online hem de lokal olarak müzik paylaşımı yapabiliyoruz. Söylenene göre hoparlör de 100db’ye kadar çıkış verebiliyor ve sadece E1’e özel xLOUD, ClearAudio+ ve ClearBass gibi ayrıcalıkları var – testimizde göreceğiz. Testlere geçmeden önce, işte Sony Xperia E1’in temel özellikleri.
Teknik Özellikler
- Quad-band GSM/GPRS/EDGE and -band UMTS support
- 7.2 Mbps HSDPA and 5.76 Mbps HSUPA
- 4″ 16M-color capacitive TFT Dokunmatik ekran WVGA resolution (480 x 800)
- Android İşletim sistemi v4.3 Jelly Bean,
- Dual-core 1.2 GHz Cortex-A7 CPU, Adreno 302 GPU, Qualcomm SM8210 işlemci
- 512MB of RAM
- 2GB of user-accessible dahili hafıza (Toplamda 4GB)
- microSD hafıza kartı (32GB destekli)
- 3.15 MP fixed-focus camera, geotagging
- SVGA video @ 30fps
- Wi-Fi b/g/n, Wi-Fi hotspot
- GPS with A-GPS
- İvmeölçer and proximity sensor
- Standard 3.5 mm kulaklık çıkışı
- Stereo FM radio with RDS
- microUSB port (şarj edebilir) ve stereo Bluetooth v2.1
- User-accessible batarya, Li-Ion 1700 mAh
Ana Dezavantajlar
Sony, kağıt üzerinde oldukça ikna edici görünüyor. Qualcomm’un çift çekirdekli Snapdragon 200 işlemcisi Android 4.3 Jelly Bean’i rahatlıkla idare edebilirken, orjinal Xperia E’de yer alan tek çekirdekli işlemcilere göre de kesinlikle büyük bir fark yaratıyor. Daha büyük ekran ise çözünürlüğün artması demek. Yine de piksel yoğunluğu, kabul edilebilir bir ölçüde fark ediliyor. Pil ise diğerlerine göre daha büyük.
Görüntüleme kısmı ise güncelleme yaşamayan tek bölüm. Xperia E1 hala aynı 3.15 MP’lik bir kamera ile sıkışmış durumda. İki yıl öncesinden kalma bu kamera SVGA’lardan daha iyi bir sonuç ne yazık ki veremiyor.
Paket İçeriği
Sony Xperia E1 orta boy bir kutu içerisinde, klasik telefon aksesuarları ile birlikte geliyor. Şarj aletine takılabilen bir microUSB kablo, kulaklık ve standart çıktılar.
Sony Xperia E1 360 Derece Bakış
118 x 62.4 x 12mm’lik boyutları ile Xperia E1 atalarına göre ne çok uzun ne de çok geniş bir yapıya sahip (sadece ekranı 5” daha büyük). Sony, önemli ölçüde çerçeveleri de azaltmış ve ekran üzerinde yer alan kapasitif üçlü Android kontrollerinden de kurtulmuş.
Kabul etmek gerek ki, Xperia E1 yaklaşık 1 milimetre kadar daha kalın, ancak telefonun kıvrımlı köşeleri sağ olsun, hiç fark edilmiyor. Orjinal Xperia E’de yer alan hafif içe eğim ise artık yok ve genel olarak bakıldığında E1, çok daha basit bir tarza sahip (açıkça görülüyor ki Sony hem Z serisinden hem de eski Sony Ericsson T serisinden etkilenmiş).
Cihazın tamamı plastikten oluşuyor olsa da, Xperia E1 birçok açıdan Xperia Z1 Compact modeliyle estetik açıdan kesişiyor. Z1’in alüminyum ve cam tasarımı muazzam olsa da, Xperia E1’in sertleştirilmiş plastiği daha konforlu bir kullanım sunuyor. Başka bir açıdan bakıldığında da telefon inanılmaz bir biçimde sağlamlık duygusu vermeyi başarıyor. Ne kadar sağlam olsa da, ölümsüz değil tabii ki. Örneğin E1, Sony’nin su geçirmez telefonlarından biri değil.
Genel olarak telefon, fotoğraflarda göründüğünden çok daha iyi duruyor. Bize test için gönderilen cihaz ise iki farklı renkten oluşuyor – arka kapak tamamen beyaz, ön kısım ve kenarlar ise siyah.
Daha önce de belirttiğimiz gibi, telefon incecik değil. Z1 Compact modeline göre 3 mm daha kalın. Yine de, elinize aldığınızda, kıvrımlı köşeleri sayesinde çok rahat bir kullanım sunuyor ve ele tam oturuyor. Yine önceki modellere kıyasla 120 gram daha ağır olan E1, bu farkı çok da fark ettirmemeyi başarıyor.
Komple plastik olmasını düşünmezseniz, büyük ihtimalle Xperia E1, Z1 Compact kadar sağlam bir şekilde üretildi. Telefonu kullanırken hiçbir gıcırdama veya bükülmeye şahit olmuyorsunuz. Aynı şekilde arka kapak da mükemmel bir şekilde yerine oturtulmuş.
Kullanım
Orjinal Sony Xperia E’nin kıvrımlı hatları ele çok güzel otursa da, 3.5” lik ekranı biraz küçük kalıyordu. Şimdi ise, Xperia E1’de yer alan 4” lik ekran ile Sony, mükemmel boyutu bulmuş gibi görünüyor. Evet, belki telefon biraz daha büyüdü, ancak cihazın pürüzsüz ve yumuşak hatları bunu hiç hissetmemenizi sağlıyor.
Demin de dediğimiz gibi, telefon aslında çok da büyük değil ve cebe de rahatça sığabiliyor. Bu nedenle istediğiniz cebinizde sorunsuzca taşıyabilirsiniz E1’i.
Kontroller
Sony Xperia E1’in kontrolleri de aşağı yukarı Z1 Compact ile aynı. Cihazın ön yüzüne baktığımızda, en tepede solda ufacık bir LED ile karşılaşıyoruz. Bu küçük ışık, bizi her türlü bildirimlere karşı başarılı bir şekilde haberdar ediyor. Ekranın altında yer alan ve nefes alıp verir gibi yavaşca yanıp sönen diğer ışık ise sadece belirli aplikasyonlar ile birlikte devreye giriyor (örneğin, müzik çalar veya galeri). Bu ışığın güzel tarafı, o an ekranda ne açıksa onun rengine bürünüyor olması. Bu ışık için daha çok bir tasarım vurgusu da diyebiliriz.Ahizenin sağ tarafında, derinlik ve ışık sensörleri yer alıyor. Ön kamera ise Xperia E1’de yer almıyor.
4”lik ekranın hemen altında, sağda, ana mikrofon yer alıyor. Cihazın yan taraflarına baktığımızda ise, sağında ses açma ve kısma tuşu, onun hemen altında da, bir nevi telefonun imzası olan, Xperia kilit tuşu yer alıyor. Xperia E1’in sol tarafında ise sadece microUSB girişi var.
Telefonun tepesinde baktığımızda, Walkman butonu ile karşılaşıyoruz. Bu butonun boyutu neredeyse ses açma ve kısma tuşu ile aynı ve üzerinde de bir Walkmen simgesi var. Onun tam yanında ise 3.5mm’lik kulaklık girişi bulunuyor.
Telefonun altında ise incecik bir aralıktan başka bir şey yok. Tırnağınız ile bu ince aralığı kaldırarak arka kapağı açabiliyorsunuz.
Xperia E1’in arka yüzünde 3.15 MP’lik sabit odaklı bir kamera yer alıyor. Onun hemen üzerinde ise ikinci bir mikrofon bulunuyor. Kameranın altında bulunan Sony ve Xperia logosu da cihaza ayrı bir hava katıyor. Arka kapağı kaldırdığımızda, 1750mAh’lık bir batarya ile karşılaşıyoruz. Onun üzerinde ise microSD kart yuvası bulunuyor. Hot swap özelliği bulunmadığından, SD karta ulaşmak için önce bataryayı çıkarmanız gerekiyor. Bataryanın hemen sol altında ise mini-SIM kart yuvası yer alıyor.
Ekran
Sony Xperia E1 4” TFT LCD ekrana sahip (WVGA – 480 x 800 piksel). Piksel yoğunluğu da 233 ppi. Snapdragon 200 işlemcisi düşünüldüğünde Sony’nin bir telefona koyduğu en iyi ekran bu. Şunu söylemek gerek ki, ekran çok da kötü değil.
Ekranın renk reprodüksiyonu gayet yeterli, ancak kontrast oranı oldukça kötü. Yine de Xperia E’ye göre E1’in daha parlak bir ekranı var. Çözünürlüğü hesaba kattığımızda, doğal olarak E1’in ekranı 720p ekranlar kadar keskin bir görüntü sunmuyor, ancak tabii ki bu da fiyatı olumlu olarak etkiliyor. Ekrana belirli bir açı ile baktığınızda da ne yazık ki vasatın biraz üzerinde kalıyor. Telefonu her yan yatırışınızda renk değişimleri bariz bir şekilde göze çarpıyor.
Batarya
Şimdiye kadar telefonun birçok özelliğini ele aldık, ancak bizi en çok şaşırtan batarya performansı oldu. 1.700mAh Li-Ion batarya, diğer rakiplerine göre oldukça küçük ve iyi bir performans sağlıyor. Konuşma ve internette gezinme süresi gayet başarılı.
Genel olarak, Xperia E1 maruz kaldığı testlerden sonra 56 saat ayakta kalmayı başardı. Bu da demektir ki, telefonu kolay kolay şarja takmanız gerekmeyecek. Her gün 1 saat konuşma yapar, internette gezer ve video izlerseniz 2 gün boyunca şarja takmadan kullanabilirsiniz.
Performans
Daha önce de belirttiğimiz gibi, Sony Xperia E1 Snadpdragon 200 işlemcisini kullanıyor, ki bu da 2013 yılında Qualcomm tarafından üretilen giriş seviyesi bir işlemci. Xperia E1’de yer alan MSM8210, çift çekirdekli bir CPU. Bu iki çekirdek de Cortex-A7 türünde ve her biri 1.2GHz’de çalışıyor. Snapdragon 200 aynı zamanda Adreno 302 GPU da içeriyor. Tüm bunların dışında E1’de 512MB RAM yer alıyor.
Cortex A-7 çekirdeklerinin performanları pek de iyi değil. Bu nedenle de Snapdragon 200, testlerde çok iyi sonuçlar veremiyor. Yine de Sony gerçekten iyi bir iş başarmış. Cihazda yer alan tüm parçalar çok iyi optimize edilmiş ve Xperia ile süslenmiş kullanıcı arayüzü gayet iyi çalışıyor.
O zaman, iki Cortex-A7’nin ağır yük altında nasıl bir sonuç verdiğine bakalım. Hem tek hem de çift çekirdek gerektiren işlemlerde pek de iyi sonuçlar ile karşılaşmıyoruz, ama şunu da söylemek gerekiyor ki E1’in fiyatını göz önüne aldığımızda sonuçlar gayet yeterli.
Sıradan 3MP’lik Kamera
Sony Xperia E1’de 3 megapiksellik bir kamera yer alıyor. Çekimlerin boyutu ise maksimum 2048 x 1536 piksel.
Kamera arayüzünde iki farklı pencere yer alıyor. Ekranda yer alan butonlar sayesinde çabucak fotoğraf modundan video moduna geçiş yapabiliyorsunuz. Sağ pencerede dört farklı buton var – galeri için kısayol, video ve fotoğraf için geçiş butonları ve kamera modu.
Sol tarafta üstte köşede yer alan buton, farklı çekim modları arasında geçiş yapmanızı sağlarken, ayarlanabilir üç kısayol tuşu da daha kolay bir kullanım sunuyor. Doğal olarak, Sony Xperia E1’de yer alan kamerada her türlü özellik bulunuyor. HDR modu, panoromik çekim ve yüz tanıma bunlardan sadece birkaçı. Sahne ve resim efekleri de cabası. Efekt moduna geçildiğinde ekran dokuz farklı bölüme ayrılıyor ve seçtiğiniz her efekt için bir ön-izleme gösteriliyor, ama geçişlerde hafif takılmalar yaşanıyor.
Kilit ekranına koyabileceğiniz kamera kısayolu sayesinde de çabucak kameraya geçiş yapabiliyorsunuz. Bu kısayolu direk fotoğraf çekimine geçmesi için veya video çekimi için ayarlayabiliyorsunuz.
Hızlı olmanız gereken zamanlarda, anı kaçırmamak istiyorsanız, bu gerçekten oldukça kullanışlı (şarjınızı bitirmemek için de gayet etkili). Beklenildiği gibi Sony Xperia E1’in fotoğraf görüntü kalitesi de pek iç açıcı değil. Dinamik uzaklık oldukça az ve fotoğraflar fazla keskin. Renkler ise bayık ve beyaz dengesi de pek dengeli değil. 3MP’lik bir kameradan çok fazla şey beklemenin bir anlamı yok, ama birçok insan için de gayet yeterli olacaktır.
Kamerada HDR çekim modu da yer alıyor. Böylelikle ekstra dinamik uzaklık sağlayabilir ve gölgeleri daha net bir şekilde çekebilirsiniz. HDR’nin tek eksisi, bazı detayları yok etmesi.
Elinizde olan tek şey SVGA Video
Sony, her ne kadar kameranın 720p video çekebildiğini savunsa da, telefon aslında SVGA ile kısıtlı (800 x 600 piksel, 20 FPS). Sony Xperia E1 ile çekilmiş Video Örneği
Video bitrate’i 2Mbps olan kameranın, stereo ses kaydında da bitrate’i 96 Kbps ve 48 kHz. Sonuçlar o kadar da kötü değil aslında. Hatta beklediğimizden daha iyi olduğunu bile söylemek mümkün, ancak 20 FPS’nin düşüklüğü çekilen videolarda bol bol parazit ve dalgalanma olmasına neden oluyor.
Özetlemek gerekirse…
Cebinizi yakmayan ve sizi kazıklamaya uğraşmayan karakterli bir telefonu neden sevmeyelim ki? Sony, piyasada sık sık karşılaştığımız birbirinin aynısı olan telefonlara benzemeyen bir cihaz yaratmış. Sert plastik ile kaplı yüzeyine alışmanız biraz zaman alabilir. 4” lik LCD ekranı da muhteşem bir görüntü sunmuyor, ancak WVGA çözünürlüğü görüntü kalitesi ile GPU’yu zorlama arasında güzel bir dengede duruyor.
Snapdragon 200 işlemcisini kullanan Xperia E1’de çift çekirdek Cortex – A7 yer alıyor demiştik. Adreno 302 ve 512MB Ram de diğer arkadaşları. Gerçek performansa baktığımızda, ki uygulama açılış süreleri ve genel tepkiler buna dahil, telefon yeterli kategorisinin üzerinde kalıyor. Umarız KitKat güncellemesi ile de bazı şeyler hızlanır.
Bariz bir şekilde Xperia E1’in müzik ile ilgili olan tüm bölümleri daha çok dikkat çekiyor. xLOUD açık olduğunda biraz gürültü yapsa da, genel ses kalitesi gayet başarılı. Telefonun üzerinde yer alan Walkman butonu da tek tuşla koleksiyonunuza ulaşmanıza ve online müzik dinlemenize yardımcı oluyor – telefona ayrı bir hava da katıyor.
Cihazın zayıf noktası ise, önceki modellerde olduğu gibi, yine 3MP’lik kamerası. Fonksiyonlarının az olması, yavaşlığı ve 720p desteğinin olmaması en büyük eksileri. Her şeye rağmen telefonun genç kitlelere hitap ettğini düşündüğümüzde yeterli bir kullanım sunuyor. Sony bu kez pil gücünü geliştirerek önemli bir adım atmış. Testlerde takdiri en çok hak eden parça 1750mAh LI-Ion batarya oldu. Telefonu STAMINA moduna aldığınızda da batarya süresi çok daha artıyor, ancak performan iyice düşüyor.
Xperia E1’in tüm parçalarını ve özelliklerini incelediğimize göre, şimdi bir de rakiplerine bakmak gerek. HTC cephesi gerçekten öz ve etkili telefonlar yapmayı başarıyor. Son olarak çıkardıkları giriş seviyesi cihazların hepsinde 4.3” ekran yer alıyor. Ekranların boyutlarının büyümesine olan istek arttığından bu gerçekten mantıklı bir seçim. HTC bütçe bakımından da pek ucuz değil. 4.3” Desire modeli 5 MP kameraya sahip, ancak o da 720p video çekemiyor. İşlemci ise çift çekirdekli eski Snapdragon S4 Play.
Bir başka rakip ise Taiwan’dan ASUS ZenPhone 4. 99 $ değerindeki telefon Avrupa ülkelerinde genelde 89 $’a satın alınabiliyor. 115 gramlık cihaz 4” WVGA ekrana sahip ve 1.2 GHz çift çekirdek işlemci kullanıyor. Bunların dışında, 1 GB RAM ve 5 MP kamera da diğer özellikleri. Dış görünüş bakımından gayet iyi olan ZenPhone 4, batarya kısmında biraz problemli. 1200mAh değerindeki batarya oldukça yetersiz kalıyor.
Uygun fiyatlı akıllı telefonlardan bahsederken Motorola Moto G’yi es geçmek olmaz. Sağlam yapısı, iyi görünüşü ve tabii ki ücretiyle tüm dünyanın dilinde olan bir cihaz. 4.5”lik 720p ekran diğerlerine göre telefonu farklı bir kategoriye soksa da, bütçenize biraz daha para ekleyerek kesinlikle göz ardı edilmemesi gereken bir telefon. Tek eksisi ise depolama konusunda biraz az yere sahip olması.
Nokia’nın ilk Android akıllı telefonları Nokia X ve X+ ise neredeyse birbirleriyle aynı. İkisinde de 4” WVGA ekran yer alıyor. X+ 768MB RAM ile X modelinin 512 MB’lık RAM’ini geçse de Xperia E1’de yer alan RAM miktarı ile aynı. İşlemci bakımından ise Nokia biraz yavaş kalıyor. Ağır özelleştirilmiş Android arayüzü herkese uygun olmasa da, kullanımı gerçekten basitleştiriyor.
Nokia’nın bir de Lumia 525 modeli var tabii ki. Windows tabanlı bu cihaz 5 MP kameraya, 1 GB RAM’e ve 4” WVGA IPS ekrana sahip. Lumia 520’nin çok satmasından sonra, aynı yoldan takip eden 525 modeli de es geçilmemesi gereken bir alternatif.
İlla Android olacak diyorsanız, Xperia E1’i gönül rahatlığıyla listenizde üst sıralara koyabilirsiniz. İyi tasarımı ve batarya gücü ile sağlam bir telefon E1. Walkman kısmı ise tabii ki Sony’nin en büyük silahı.
