Dikkat ! Uzay Yolculuğu insanı güçsüz ve yorgun düşürür, hasta eder, hatta depresyona sokabilir.
Her Yolculuğun neticeleri Olduğu gibi Uzay Yolculuğunun da Bilinmesi gereken sonuçları var. Endişelenmeyin sizlere uzay yolculuğunda bilinmesi gereken değişimleri anlatacağız. Olur ya gün gelir bir uzay yolculuğuna çıkacak olursanız bunları bilmenizde fayda olabilir.
Bilim insanları bu gidişatla Dünya’nın yaşanmaz hale geleceğini bildiklerinden uzayda yaşanabilir gezegen arayışına girdiler. Haliyle bizden bayağı uzak olan gezegenlere ulaşmak yıllar aldığından bu yolculuk esnasında insan bedenindeki değişimi de gözlemlemek istediler ve uzay uçuşlarını gerçekleştiren astronotlar üzerinde bu gözlemi gerçekleştirdiler.
Bilim insanları uzayın insanın yaşaması için geçirdiği evrime uygun bir ortam sunmadığını söylüyor. Bu yolculuğun insan vücudu üzerindeki etkileri ise şöyle sıralanıyor.
Bilinç kaybı
Uzaya roketle çıkmanız halinde G-kuvveti hissedersiniz. Bu esnada vücudunuza uygulanan kuvvet nedeniyle vücut ağırlığı normalden dört kat daha fazla olur. uzuv hareketleriniz zorlaşır.
G-kuvveti kanı ayaklara doğru iter, oysa bilinç yitirmemek için kanın beyne gitmesi gerekir. Beyne giden kan basıncının düşmesinden dolayı gözde buğulanma ve görme kaybı yaşanır.Bu sebeple kalkış anında astronotlar bu hızın etkisini göğüslerinde hissedecek şekilde oturtulurlar.
Bulantı
Kalkıştan sonra ilk şikayetlerinden biri bulantı ve kusmadır. İç kulaktaki yerçekimi azlığı dengeyi, koordinasyonu, yön duygusunu ve hareket halindeki nesneleri takip yeteneğini etkiler. Uzay kapsülü içini uçuşan kusmukla doldurma ihtimaliniz de var.
Yüzde şişme
Yer çekiminin azalması nedeniyle vücut sıvıyı üst kısma doğru çeker. Uzayda olmak kafa üstünde durmaya benzer bir his yaratır. Sıvılar vücudun üst kısmında birikmeye başlar ve yüzdeki şişme olur, burun tıkanıklığı baş gösterir.
Dokulardaki şişmelerde dolayı astronotların görme duyusunda da bozulma baş gösterir.
Kas ve kemik erimesi
Yer çekimi organların sağlığı bakımından oldukça önemlidir. Yerçekimi olmadığından vücutta işlevsel bozulmalar başlar. Kas erimeleri bunların başında gelir.Kalp kası da bunlardan biridir. Bu nedenle vücut sağlıklarını korumak için bütün astronotlar her gün birer saat kardiyovasküler ve ağırlık kaldırma egzersizleri yapmak zorundadır.
Yer çekiminin olmaması kemiklerde de erimeye sebep olur. Bu aynı zamanda fazla miktarda kalsiyumun kana karışması demektir.
Uykusuzluk
Uzayda Dünya’nın etrafında yörüngede iken her 90 dakikada bir yeni bir gün doğumuna tanık oldukları için Astronotların aydınlık-karanlık döngüsü tümüyle alt üst olmuş, uyuma güçlüğü çeker hale gelmişlerdir. Uzay kapsüllerinde dar alan olması sebebiyle sabit uyku tulumu içinde yapay ışık altında uyumak da ayrı bir sorundur.
Hastalıklar
Uzay yolculuğu yer çekimi eksikliğinden dolayı akyuvarların mikroplara karşı savaşma gücünü azaltmaktadır.Bu durum bağışıklık sistemi üzerinde aşırı olumsuz etkilere sebep olur.
Astronotlar uzayda kafa içlerinde parlak ışık patlamalarına tanık olduklarını anlatır. Buna sebep radyasyondur. Uzay istasyonu bu ışınlardan korunmak için Dünya atmosferine biraz daha yakın bir yörüngede tutulur. Fakat yöründe dışına çıkılacak yolculuklarda uzun süreli uçuşlar astronotları radyasyon tehlikesine maruz bırakır.
Yine de astronotlar üzerinde yapılan uzun süreli incelemelerde kanser riskinin daha fazla olmadığını göstermiştir.
Depresyon
İşin ilginci bedensel sorunlar yanında ruhsal sıkıntılarında baş göstermesi oluyor. 2010’da Moskova’da altı denek üzerinde yapılan deneylerde Mars yolculuğu yaptıkları farz edilen denekler, yapılan uçuş deneyinde 520 gün kapalı ortam da tutulmuştu. Gidişte sorun olmasa da Dünya’ya dönerken daha fazla sıkıntı yaşanmış, yolculuk sıkıcı hale gelmiş, insanlar arasında çatışmalar başlamıştı.
Bilim insanları, sonsuz uzay boşluğunda dar bir alan içinde yolculuk yapmanın yaratacağı psikolojik sorunların önemi üzerinde duruyor. her yönden doğru astranotun seçilmesi gerek ki bu da her insanın bu yolculuğu günümüz içinde yapamayacağı anlamına geliyor.