Sonbaharın gelişiyle yaz sıcağı yerini soğuk rüzgarlara bıraktı. Haliyle değişen mevsimin de beraberinde getirdiği yağmurlar başladı bile. Yağmurlu bir günde bir battaniyenin altına girip film izlemek veya kitap okumak gibisi yoktur. Dumanı tüten bir kahve ve rahat bir ortamı şenlendirecek en iyi şey bir filmdir. Bizde bu yazımızda yağmurlu bir günde izleyebileceğiniz en iyi filmleri sizlerle paylaşıyoruz.
Ayrıca bkz: En İyi Sonbahar Temalı Filmler
Yağmur Altında
O dönemde yaptıkları romantik filmlerin adından çokça söz ettiren Don Lockwood (Gene Kelly) ve Lina (Jean Hagen) sessiz filmlerin son kahramanlarındandır. Film, müzikal bir başyapıttır.
Harry Potter ve Azkaban Tutsağı
Harry, ünlü büyücü hapishanesi Azkaban’dan kaçan katil Sirius Black’in hedefidir. Azkaban’ın bekçiliğini yapan korkunç Ruh Emiciler, Black’in peşindedirler.
Ayrıca bkz: Harry Potter Benzeri Film ve Diziler
Alacakaranlık
On yedi yaşındaki Bella Swan annesi Renée evlenince babası Charlie’nin yanında yaşamak üzere küçük bir kasaba olan Forks, Washington’a taşınır. Burada yüz sekiz yaşında bir vampir olup on yedi yaşında görünen gizemli sınıf arkadaşı Edward Cullen ile tanışır ve ona hemen ilk gördüğü anda ilgi duymaya başlar.
Mary Poppins
İkili, Michael, üç çocuğu ve kâhyaları Ellen’la (Walters) birlikte Cherry Tree Lane’de hayatlarını sürdürmektedirler. Ancak acı bir olay yaşanır ve Michael kişisel bir kayıp yaşar. Bu olayın ardından esrarengiz dadıları Mary Poppins (Blunt) tekrar Banks’lerin hayatına girer.
Not Defteri
Sararmış bir not defterinden anlatılan ve yıllar önceden kopup gelen bir aşk hikâyesi. 40’lı yıllarda ABD, Kuzey Carolina’daki sahil kasabası Seabrook’a genç bir kız gelir. Ailesiyle geçireceği sakin bir yazı hayal eden Allie bir karnavalda tanıştığı Noah’la yakınlaşır. Noah kızı gördüğü anda hayatını birleştirmesi gereken insan olduğunu anlar.Genç kız zengin bir ailen geldiği ve delikanlı da değirmende çalışan bir işçi olduğu halde geleceği hiç düşünmeden rüya gibi bir yaz geçirirler ve iyice aşık olurlar. II. Dünya Savaşı’nın kızıştığı bir dönemde hayat, âşıkları ayırıverir. Sevdiği kızı aklından hiç çıkarmamış olan Noah savaştan döner. Oysa Allie gönüllü olarak çalıştığı bir askeri hastanede tanıştığı Lon ile evlenmek üzeredir.
Hayatın Kıyısında
Birbirleriyle tanışan ve hayatlarını sonsuza dek değiştiren Violet Markey ve Theodore Finch’in hikayesi. Geçmişlerinin duygusal ve fiziksel yaralarıyla mücadele ederken bir araya gelirler ve en küçük yerlerin ve anların bile bir anlam ifade edebileceğini keşfederler. Zaten Jennifer Nivin’in romanına sarıldıysanız, Elle Fanning ve Justice Smith ile bu (süper, süper üzücü) romantizm oyununu kesinlikle izleyin.
Unicorn Store
Başarısız bir sanatçı olan Kit, ailesinin yanına geri döner ve bir PR ajansında geçici bir iş bulur. Kit iş yerinde, son derece beceriksiz ve uygunsuz adımlar atan başkan yardımcısı Gary ile tanışır. Brie Larson’ın ilk uzun metrajlı ilk filmi, ve tamamen hayal gücünüzü serbest bırakmakla ilgili olan bu film, içeride kendi eğlencenizi yaratmanız gereken yağmurlu bir gün için mükemmel bir tema olacaktır.
Ruhların Kaçışı
Ruhların Kaçışı, Chihiro’nun ailesini kurtarmak ve eve dönmek için bilinmeyen bir diyarda yolculuk ederken hikayesini anlatıyor. Bu filmin tamamı Miyazaki’nin kendisinden bir hediye gibi geliyor. Onunla ilgili her küçük detay özenle hazırlanmış. Bu filmi bir kereden fazla izlerseniz size çok fazla rahatlık ve sıcaklık verebilir diyebiliriz. Her seferinde en az bir karakterle ilişki kuracaksınız ve bu filmin güzelliği de burada saklı.
Titanik
Titanik’i henüz izlemediyseniz bir mağarada yaşıyor olmalısınız desek yeri olabilir. Bu filmde, varlıklı bir aileden gelen on yedi yaşındaki Rose evlenmek üzeredir. Titanik’e bindiğinde sanatçı Jack Dawson ile tanışır ve ona aşık olur. Bu filmle ilgili her şey, oyuncu kadrosundan prodüksiyona ve set tasarımına kadar çok büyük ve görkemliydi. Bu film, ilk çıkışında tüm gişe rekorlarını alt üst etti ve uzun yıllar gişe şampiyonu unvanını da elinde tuttu.
Always Be My Maybe
Sasha ve Marcus dışında herkes Sasha ve Marcus’un birlikte olacağını varsayıyordu. 15 yıl sonra yeniden bir araya gelen ikili ise olabilirler mi diye merak etmeye başlar… İç açıcı ve gülünç derecede komik olan Ali Wong ve Randall Park, çok farklı yetişkinler olarak yeniden bağlantı kuran ve birbirlerine aşık olan çocukluk arkadaşları olarak en şirinleri diyebiliriz. Henüz izlemediyseniz, bu film için yağmurlu bir gün mükemmel bir zaman olacaktır.
Kazablanka
Kasablanka, hem unutulmaz bir aşk filmi klasiği olarak hem de Humphrey Bogart ve Ingrid Bergman’ın unutulmaz oyunculukları ile kült olmuş bir yapımdır. 2. Dünya Savaşı sırasında Fas’ın Kazablanka kenti, Hitler’den kaçan Avrupa’lılarla rengarenk, çeşitli bir görünüm kazanmıştır. Rick Blaine karakteri, şehrin en popüler barını işletmektedir. Bir gün eski aşkı Ilsa, direniş lideri kocası Victor Laszlo ile birlikte gelir. Rick, Ilsa ve Victor’un şehirden kaçmalarını sağlayabilecek tek kişidir.
The Quiet Man
Sean Thornton doğup büyüdüğü İrlandaya,yeni bir hayata başlamak üzere geri döner. Kısa zaman içinde Mary Kate Danaher ile tanışır ve evlenmeye karar verirler. Ancak buna karşı çıkan biri vardır; Mary’nin abisi Will Danaher. Sean hem Will Danaher ile mücadele eder hem de geride bırakmak istediği hatıralarıyla…
Cast Away
Yeni Hayat, 2000 yapımı Robert Zemeckis filmi. Tom Hanks’in oynadığı bir FedEx çalışanının, uçağının Güney Pasifik üzerindeyken düşmesi üzerine ıssız bir adada yaşamak zorunda kalışını konu alır. Tom Hanks bu filmdeki performansıyla 73. Akademi Ödüllerinde En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar’a aday gösterildi.
Ölüm Ormanı
Yaşanılmış gerçek olaylardan esinlenerek yapılmış olan Ölüm Ormanı, ilişkileri sallantıda olan genç bir çiftin kamp yaptıkları yerde kaybolmaları ile yaşadıkları tehlikeli ölüm kalım mücadelesini anlatıyor. Genç bir çift olan Jenn ve Alex, baş başa ormana kampa giderler.
Vavien
Son dönem Türkiye sinemasının en kaydadeğer yapıtlarından biri kabul edilen “Vavien”de, eşi ve çocuklarıyla sıradan bir hayat süren Celal’in tuhaf hikayesi anlatılmaktadır. Celal, karısı ve çocuğuyla bezgin, umutsuz ve mutsuz bir “aile hayatı” yaşamaktadr. Abisi Cemal’le birlikte ortak oldukları elektrik dükkanında da işler çok umduğu gibi gitmez.
Pan’ın Labirenti
10 yaşındaki Ofelia, hamile ve hasta olan annesiyle birlikte 1944 yılında İspanya İç Savaşı sonrası yüzbaşı olan üvey babasının yanına taşınır. Ofelia ve annesinin yeni taşındıkları bu ev aynı zamanda orman içinde bir karakoldur ve arka bahçesinde esrarengiz bir labirent vardır.